Dağcılık, dağlarda yürüyüş ve kamp kurmanın yanı sıra tırmanma sporunu da kapsayan bir doğa sporudur.
18.-19. yüzyılda Avrupalı (İngiliz ve Fransızlar başta olmak üzere) zenginlerin boş zamanlarını değerlendirme ve hayatlarının rutinlerini yeni maceralarla süsleme arayışı neticisinde bir spor sayılmaya başlanan dağcılık, 20.yüzyılın başında diğer ulusların da ilgisini çekmeyi başarmıştır. Uluslararası bir spor haline gelmesi ise, 1931 yılında, merkezi Cenevre'de olanUluslararası Dağcılar Birliği (UIAA)'nin kurulmasıyla mümkün olmuştur. İzleyen yıllarda, belirli teknik ve emniyet yöntemlerinin geliştirilmesine paralel olarak kendine özgü disiplini ve ilkeleri olan bir spor haline dönüşen dağcılık, birçok doğa sporunun da önünü açmıştır.
Deniz kanosu ya da Deniz kayağı (İngilizce: Kayak) göller, körfezler ve denizler gibi açık sularda kürek çekme sporu için geliştirilmiş eskimo kayığı Kanolardan farklı olarak, ortasında, kürek çeken kişinin oturabileceği ve içine bacakları öne doğru uzatarak yerleşebileceği şekilde dizayn edilmiştir. Kanonun içine su girmesini önlemek amacıyla, vücudu saran ve kanonun kenarlarından gelen özel bir etek giyilir. Böylelikle hem suya olabildiğince yakın hem de hiç ıslanmadan uzun yollar katedilebilir. Kompozit,Cam elyafı, plastik, ahşap, kontrplak veya bez kullanılarak üretilmektedir. Üzerinde bulunan özel su geçirmez kapaklı bagajlar sayesinde ise deniz üzerinde uzun süre seyehat olanağı sağlar. Deniz kanosu, suya yakın olmanın keyfiyle, denizin nabzını tutmak isteyenler için eşi bulunmaz alternatif bir spor olarak keşfedilmeye devam ediyor.
Doğal hayatta sığınak olarak kullanılan kamp malzemesi. Çadırlar üretildikleri malzemeye ve tasarımlarına göre farklı hava şartlarında kullanılmaya elverişli şekilleri vardır.
Şekillerine göre çadırlar üç şekilde gruplanır. Ayrıca her grupta çadırdan yararlanacak kişi sayısına, çadır kurulacak bölgenin iklimine ve etkinliğin süresine göre farklı tasarım ve malzemelerle üretilen modeller vardır.
Rüzgara karşı dayanıksız ve kurulumu zahmetli çadırlardır, çadırın ayakta durabilmesi için 8 noktadan sabitlenmesi gerekir. Genellikle bahar ya da yaz aylarında kullanılırlar. Her ne kadar rüzgara dayanıksız olarak kabul edilseler de, girişin rüzgarın ters yönüne bakacak şekilde kurulması, kazıkların uygun şekilde çakılması ve gergi iplerinin yeterince gerilmesiyle oldukça sert rüzgarlara da dayanabilirler.
Kazıkların çakılacağı toprağın yapısı, rüzgara dayanıklılıkta birinci etkendir. Kazığın çakılacağı toprak ne denli sertse kazık o denli sağlam oturacaktır. Nemli ve gevşek toprak, kazığı tutamaz.
Çadır kazıkları, hafif olmaları amacıyla aliminyum ve alaşımlarından yapıldığı için çok sağlam malzemeler değildir, fazlaca sert toprakta çabucak eğrilirler. Aynı durum toprağın altında bir taş ya da kaya olması durumunda da gerçekleşecektir. Bu durumda toprağa giriş açısını bir parça değiştirmek gerekir.
İç tentenin gergi ipleri elden geldiğince sert gerilmelidir. Tabi ki kumaşın yırtılmasına neden olacak kadar değil. Dış tentenin gergi ipleri de gergin tutulur ama, belirli bir esneme sağlamalıdır.
Bugün için üçgen çadırlar çift katlı malzemeden üretilmektedirler. İç malzeme, yani yaşanılan alanı örten malzeme genellikle hava ve nem geçirgenliği çok yüksek olan bir kumaştır, çok etkin bir havalandırma sağlar. Bunun üstüne gerilen tente, nem ve hava akımınıönleyen malzeme ise hem çadırın içinin görünmesini önler, hem de neme karşı bir örtü sağlar.
İç tente, yaşam alanını tümüyle sarar. Zemin bölümü, kalın, su geçirmez bir malzemeden üretilir. Dış tente ise, bir dış kaplamadır ve yerden bir karış kadar yukarıda kalacak biçimde kurulur. Bu, hava ve dolayısıyla nem akışı için gereklidir.
Genellikle amatör doğa sporcuları tarafından, günübirlik ya da birkaç günlük etkinliklerde kullanılır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder